Nazar gerçekten olan ve halen devam eden bir olaydır. İnsanlar nazar değmemesi için bir çok konuda kendini koruma altına almak isterler. Çünkü kem gözlü insanlar gerçektir. Kendisi bile fark etmeden nazar makinesine dönüşebilir. Bu tarz insanlardan kendimizi korumak isteriz ve neler yapacağımız konusunda bir takım arayışlara gireriz. Bu konuda bir çok rivayetler vardır ve günümüzde halen devam etmekte olan nazar olayları gerçektir. İnsana, hayvana ve hatta cansıza da nazar değer. Nazar hastalık yapar, hatta öldürür. Kadınlara ve çocuklara daha çok tesir eder.
Peygamber efendimizin zamanında Esed oğullarından nazarı değen bir kimse var idi. Üç gün bir şey yemez, sonra çadırın bir tarafını kaldırıp oradan geçen bir deveye bakıp, (Bunun gibi bir deve hiç görmedim) der demez, deve yere düşer hastalanırdı. Müşrikler, bu adamı bulup Peygamber efendimizi nazarla öldürmesini istediler. Cenab-ı Hak da Resulullahı bunun nazarından korumuştur. Bu hususta Kalem suresinin (Nerede ise, kâfirler seni gözleri ile yıkacaklardı) mealindeki 51. âyet inmiştir. Hadis-i şeriflerde buyuruldu ki: (Nazar insanı mezara, deveyi kazana sokar.)
[İbni Adiy] (İnsanların yarısı nazardan ölür.)
[Taberani] (Nazar haktır.)
[Müslim] Kendisine nazar değen kimse, aşağıda bildirilen duaların birini veya tamamını okumalıdır. 1- Fatiha, Âyet-el kürsi ve dört kul [Kâfirun, İhlas, Felak, Nas sureleri] 7şer defa okunup hastaya üflenirse, büyü, nazar ve her dert için iyi gelir. Tuza okunup, suda eritilerek içmek de olur. Bir hadis-i şerifte de, (Fatiha ile Âyet-el kürsiyi okuyana, o gün nazar değmez) buyuruldu.
Bu bilgilerden yola çıkacak olursak nazarın gerçekliği hususunda bir yanılgımız olmasın. Kendimizi koruyup kollamak için her şeyde olduğu gibi Allah’a sığınmalıyız.